Türkiye’de Trans Olmak: Tanıklıklar ve Mücadele

Trans hakları, yalnızca belirli bir grubun talebi değil; evrensel insan haklarının ayrılmaz bir parçası. Her bireyin kendi kimliğini özgürce tanımlama, bu kimlikle görünür olma ve onurlu bir yaşam sürme hakkı var. Ne var ki trans bireyler, dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de hem yasal düzenlemelerde hem de günlük yaşamda ciddi ayrımcılıklara ve şiddete maruz kalıyor.

20 Kasım Nefret Suçuna Maruz Bırakılan Transları Anma Günü, bu gerçekleri hatırlamak, ve mücadeleyi görünür kılmak için önemli bir dayanışma günü. Bu kapsamda, farklı kaynaklardan derlediğimiz alıntıları bir araya getirmek ve transların yaşadığı problemleri kendi seslerinden aktarmak istedik.

“Dışlanma, aşağılanma ve insan yerine konmama”(2)

“Özel bir hastanede cinsiyet geçiş ameliyatı olmuştum. SGK’lı olduğum için bir devlet hastanesinde kontrol olup SGK kapsamında ilaçlarımı temin etmek istedim. Kadın Doğum Servisi’nde doktorun ‘Siz bir erkeksiniz, durumunuz tasvip etmiyorum. Yanlış bir yola girmişsiniz, bu yanlışınıza ortak olmak istemiyorum’ sözleriyle karşı karşıya kaldım. Ne muayene etti ne de ilaç yazdı. Ağlayarak hastaneyi terk etmek zorunda kaldım.”(1)

“İş imkanı sağlanmalı. Özgürlük olmalı. Herkes için eşit haklar olmalı. Devlet uyum sürecinde destek olmalı ve iş imkanı sağlanmalı.”(2)

“45 yaşındayım yıllardır caddede seks işçiliği yaptım, hala da yapıyorum. Ben ekmek paramı kazanmaya çalıştıkça polisler beni gözaltına alıp karakola götürüyor. Para cezası yazıyor. Ödeyemiyorum ki. Ödeyemiyorum. Devlet bir yandan sokağa çıkma, fuhuş yapma diyor; diğer yandan bu para cezalarını yazdıkça yazıyor Bu cezaları ödeyebilmek için daha fazla fuhuş yapıyorum. Bu kadar borcum var; ne sağlık hizmeti, ne güvencesi…”(1)

equality (8)

“Bize bir kimlik verilmiş, vergilerimizi ödüyoruz, yeri geliyor barınma hakkımızı yeri geliyor seyahat hakkımızı kısıtlıyorlar. Vergimi ödüyorum ve eşit yurttaş olmak istiyorum. Tüm yurttaşların yararlandığı haklardan yararlanmak istiyoruz. Yani biz ne yapacağız, şu an ne yapacağız, ne iş yapacağız? Nerede barınacağız, nasıl yaşayacağız? Hayatımıza nasıl devam ettireceğiz?”(3)

“Bu evi üç sene önce tuttum. Emlakçı vasıtasıyla tuttuğum için bir sorun yaşamadım ancak mahalleli, ev sahibini arayarak benim trans kadın olduğumu söyledi ve ev sahibi kira bedelini 1500 TL’den 6000 TL’ye çıkardı.

Sonra…

Apartmana güvenlik kamerası taktırdık, açıkçası ben de kişisel güvenliğim için bu kameraların olmasını önemli buluyorum. Fakat apartmanın karşısındaki esnafların bu kameralarla oynadığını fark ettik. Yanımda iki lezbiyen arkadaşımla esnaflara gidip kamerayla oynamamalarını rica ettik ancak oradaki on beş kadar adam bana saldırdı. Lezbiyen arkadaşlarım beni koruduğu için darp almadan olay yerinden uzaklaştık.”(4)

We are the one. (8)

Trans hakları insan haklarıdır.

“Can güvenliğinin olmaması, toplumun bakış açısı, kaçırılma durumu ve nefret suçu.(2)

“Umarım bir gün ben öldürülmeden ve benim gibi başka trans arkadaşlarım da öldürülmeden bu konuda gereken hassasiyete ulaşılır. Biz artık gerçekten, en azından bizi anlayan insanlardan bir duruş bekliyoruz.”(5)

“Herhangi bir şiddet yaşadığımızda şikayet edemiyorum çünkü sonuç olmayacağına inanıyorum. Hastaneye gittiğimde dalga geçen doktorları bile şikayet edemiyorum.”(2)

othering ve queer

The Html Review’da yayınlanan etkileşimli bir web sayfası, “othering” ve “queer” kelimelerinin dokunmuş bir halıda nasıl bir desen oluşturacağını görselleştiriyor. Türkiye’de Trans Olmak: Tanıklıklar ve Mücadele başlıklı yazımızda, bu web sitesinde ürettiğimiz dokuma temsillerini kullanmayı değerli buluyoruz. Text Draft projesiyle ilgili daha fazla bilgi için web sitesini ziyaret edebilirsiniz. https://www.mervemepa.com/textdraft (7)

“Adalete güvenimi kırıyor çünkü adalet beni yok sayıyor.”(2)

“2003’ten beri bu evde oturuyorum. Kendi evimiz bana annemden kaldı. Apartmanın kapısını kilitliyorlar ben açamıyorum. ‘Travesti geldi’ diyorlar. Kafamın arkasına vurdular. Defalarca beni darp ettiler. Saçımı çekiyorlar. Dairemin bulunduğu katın ışıklarını kesmişler sırf ben rahat etmeyeyim diye. Hayatım boyunca bunlarla mücadele ettim. Şimdi de bu apartmanda bunlarla uğraşıyorum.”(6)

Bu sesler bize tek bir gerçeği söylüyor: Transların yaşam hakkı ertelenemez.

Herkes farklı, herkes eşit…

Artı Dergi 

Kaynakça:

(1) Türkiye’de Trans* Olmak: Dışlanma, Ayrımcılık ve Şiddet-Kemal Ördek 

(2) https://kirmizisemsiye.org/storage/RPZrUECHvuP6se0U5SfQ5FZP7aiF7nb5a41KlbZj.pdf

(3) https://bianet.org/haber/bayram-sokakta-translarin-evi-muhurlenmek-isteniyor-barinma-ve-hafiza-mekanlarimiza-saldiri-292565

(4) https://bianet.org/haber/trans-kadin-atiye-cinsiyet-kimligimden-oturu-evden-atildim-282206

(5) https://bianet.org/haber/transfobik-saldiriya-ugrayan-muzisyen-sokaklar-hepimizin-terk-etmiyoruz-271026

(6) https://bianet.org/haber/trans-kadin-ajda-evime-girme-hakkim-elimden-alindi-217528

(7) https://www.mervemepa.com/textdraft

(8) https://www.instagram.com/idlustration/

Yorum bırakın